İŞ VE EĞLENCEYİ KARIŞTIRMAK LAZIM
Ahmet Akdağ
23 Ocak 2017
İŞ ve EĞLENCEYİ KARIŞTIRMAK LAZIM
Google’da Play Station, kaydırak; Microsoft’ta bilardo, wii; Facebook’ta ise kay kay… Birçok şirket iş yerlerinde eğlencenin sırrı buymuş gibi, “Biz de eğlenceli olalım; motivasyon, üretim, verimlilik artsın” diyerek iş ortamlarına bu oyun ve eğlence araçlarını, gümüş kurşun bulmuşcasına alıyor. Kullanılsa bile, işi bizim için eğlenceli, hevesli hale getiriyor mu konusu şüpheli. Bir de “happy hour” var. Adı bile işin geri kalan kısmında mutlu değilmişiz gibi bir hava yaratıyor. Kaçırdığımız nokta; “gibi olunmak” istenilen şiketlerin organizasyon yapısını ya da çalışma prensiplerini değil de sadece görünen eğlence kısmınının örnek alınması. Dolayısıyla konseptin temeli sağlam olmadığından çok da işe yaramıyor sanki.
İş ortamını eğlenceli yapan şey nedir o halde? İçerideki eğlence araçları ya da belirli saatlere sıkıştırılmış mutluluk anları olmasa gerek. Charles Fishman’ın yazmış olduğu yazıda General Motors’un Boeing için üretilmekte olan en büyük motorunun üretildiği fabrikayı ve buradaki çalışma koşullarını anlatıyor. Son dönemde oldukça popüler olmuş bu makalede, şirket içindeki yatay hiyerarşinin öneminden, yöneticilerin liderlik vasıflarına; şeffaflıktan, genel olarak şirketin çalışma presibine kadar birçok doğru örnek karşımıza çıkıyor. General Motors’un bu üretim üssü oldukça üretken verimli ve karlı bir tesis. İlgili yazıda çok önemli gördüğüm noktalardan bir diğeri de General Motors’un üretim alanında çalışanlara sağladığı “özerklik”, “öğrenme alanı” ve “hedef” (autonomy-mastery-purpose). Ekibe katılacak kişileri, ekiplerin kendisinin seçtiği; çapraz iş paylaşımı ile öğrenmenin sürekli hale getirildiği; kararların takımlarca veridiği ve hedeflerin net bir şekilde herkesin özverisiyle kesinleştirildiği bir üretim tesisi yazıda konu ediliyor. İçeride de tek eğlence aracı ise kahve makineleri. Ancak herkes işine sıkı sıkı tutunmuş ve dünyanın en mutlu insanları gibi çalışıyor. İşin eğlencesi, işin kendisi. Akıllara çok maaş verilmesi durumu gelebilir ancak maaşın sadece hijyen koşullarının bir parçası olduğunu, çalışanın hayat standartlarının üzerinde maaş alsa dahi işte huzur için yeterli olmadığını belirteyim.
Agile süreçleri uygulayan birçok takımın mutlu olmasının ana nedenlerinden bir tanesi de genel geçer ve Agile diyebileceğimiz tüm süreç yönetim alt yapılarının çalışanlara sağlamış olduğu “autonomy-mastery-purpose” üçlüsü. Özellikle Scrum, “autonomy-mastery-purpose” sağlama açısından bildiğim etkili ve kolay yöntemlerden. Aklın yolu bir. General Motors da bir çok yazılım gurusunun yıllardır gördüğü konuyu görmüş ve AR-GE tesislerinde işi eğlenceli kılmanın yolunun, sadece kahve makinesi olduğunu keşfetmiş. Yani eğlence, üretkenlik ve/veya verimlilik getirmez. Ancak doğru koşullarda üretkenlik ve/veya verimlilik, eğlence de üretir. “Gibi olunmak” istenilen şirketlerdeki durum da tam olarak bu. Sektörümüzün hatta ülkemizin aciliyetle ihtiyacı olan şeylerden biri de bu konu.
Ahmet Akdağ, Kurucu Üye, Agile Turkey